ÇALIŞMAYAN EŞ EDİNİLMİŞ MALLARDAN HAK İDDİA EDEBİLİR Mİ?
Boşanma davalarının sonucunda mal rejimi ayrı önem taşımaktadır. Ev hanımı olan ya da çocuklarının doğumu ile birlikte çalışmayan kadınlar boşanma davasının bitiminden sonra edinilen mallardan hak iddia edip edemeyeceklerini bilememektedirler. Bu durumda katılma alacağının nevine değinmek gerekir. Çalışmayan Eş Neler Talep Edebilir?, Çalışmayan Eş Hangi durumlarda Nafaka Alabilir?
Bu alacak kanundan doğmakta olup, bu alacak bakımından talepte bulunan eşin çalışıp çalışmamasının ya da herhangi bir katkıda bulunmamasının bir önemi yoktur. Ayrıca bu hakkın talep edilebilmesi için karşı tarafın kusurlu olmasına gerek de yoktur. Kanundan doğan bir alacak olduğundan karşı taraf boşanma davasında kusurlu sayılmasa dahi katılma alacağı talep edilebilecektir. Bu taleplerde zaman aşımı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nunn 2013 tarihli kararına göre 10 yıldır. 1 ve 10 yıl arasında farklı görüşler mevcut olmasına rağmen Genel Kurul Kararı ile bu durum netliğe kavuşmuştur.
Yasal Mal Rejiminin Tasfiyesi Davalarında Görevli Mahkeme Neresidir?
Bu davalarda görevli mahkeme ise Aile Mahkemeleridir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usüllerine Dair Kanun’un 2.ve 4. Maddesi gereğince Aile Mahkemeleridir. Karşı tarafın ölümü halinde açılacak mal rejimi davalarında da görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir.
Yasal Mal Rejiminin Tasfiyesi Davalarında Yetkili Mahkeme Neresidir?
Bu soru için Türk Medeni Kanunu’nun 274. Maddesi açıklayıcı mahiyettedir. Anılan kanun hükmüne göre;
“Eşler veya mirasçılar arasında bir mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda, aşağıdaki mahkemeler yetkilidir:
- Mal rejiminin ölümle sona ermesi durumunda ölenin son yerleşim yeri mahkemesi,
- Boşanmaya, evliliğin iptaline veya hakim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi halinde bu davalarda yetkili olan mahkemeye,
- Diğer durumlarda davalı eşin yerleşim yeri mahkemesi.
Görüldüğü üzere son maddede bu maddede sayılmayan hallerde genel yetki kuralının uygulanacağı öngörülmüştür. Bu madde de sayılanlar dışında bir mahkemede dava açılması halinde yetki itirazında bulunulması gerekir. Zira madde metninde yer alan kural kesin yetki değildir.