Maddi ve Manevi Tazminat Davası
Maddi ve manevi tazminat davası arasında farklar vardır. Maddi zarara karşı dava açılması, mal kaybının tazmini, yasa dışı faaliyet veya işlem nedeniyle mali kayıp şeklindedir. Manevi tazminat davası ise, bireyin aynı işlem veya eylem sonucunda maruz kaldığı üzüntü, acı ve kırgınlığın neden olduğu manevi zararın giderilmesini amaçlayan bir dava türüdür. Ciddi ve önemsiz tazminat talepleri birlikte veya ayrı ayrı açılabilir. Ticari olarak sayılmayan bütün tazminat davaları, talep edilen tazminat miktarına bakılmadan asliye hukuk mahkemesinde açılabilir.
Kimler Maddi ve Manevi Tazminat Davası Açabilir?
Maddi ve manevi tazminat davası sebebi ne olursa olsun, davanın veya işlemin konusu ciddi ve ağır olmayan zararlar için dava açabilir. Örneğin trafik kazasında veya iş kazasında yaralanan bir kişi, doktorun ihmali nedeniyle beden bütünlüğü bozulan hasta veya boşanma davasında eşi ağır veya ağır olmayan zarar davası açabilir. Tazminat sebebi kişinin haksız fiil sonucu ölümü ise, ölenin yakınları da maddi tazminat davası açabilir. Ölüm davasında maddi tazminat için verilen tazminat, geçim kaynağından yoksun bırakma tazminatı olarak bilinir. Bu açıdan, çocuğunun, ölenin anne babasının veya çocuğunun yardım ettiğini ispat edebilen herkes de bu iki tazminat davasını açabilir. Hasar durumunda, yaralanan tarafın yakınları maddi tazminat hakkına sahip değildir. Ağır bedensel yaralanmalarda, özellikle uzuv kaybı durumunda, yaralanan yakınları da tazminat talep edebilir.
Maddi ve Manevi Tazminat Davası Nasıl Açılır?
Maddi ve manevi tazminat davası, dava açılan kişi veya kurumun bulunduğu yer mahkemesinde açılır. Tazminat talepleri ilk derece hukuk mahkemesine sunulur. Birden fazla kişi veya kurum söz konusu ise, alıcının ikametgahına en yakın ilk derece mahkemesine başvurmak yeterlidir. Maddi veya manevi bir hasar durumunda, sorunun muhatabı kişi veya kurumdur. Örneğin bir belediye otobüsünde kaza olması durumunda otobüs şoförüne maddi ve manevi tazminat davası açılmaz. Bu noktada belediye, belediye çalışanının ihmali halinde belediyenin iç işlerinde şoförün talebine zararı yansıtabilir. Ancak kazaya maruz kalanlar bu kargaşa ile uğraşmak zorunda değillerdir.