En Az 1 Yıl Evli Kalma Şartı Nedir ve Neden Önemlidir?
Anlaşmalı boşanma, evliliklerini hızlı ve medeni bir şekilde sonlandırmak isteyen çiftler için en pratik hukuki yoldur. Ancak bu yolun kapısını açan temel bir anahtar vardır: evliliğin süresi. Türk Medeni Kanunu, anlaşmalı boşanma davası açabilmek için en az 1 yıl evli kalma şartı aramaktadır. Peki, kanun koyucu neden böyle bir süre şartı getirmiştir ve bu kuralın istisnaları var mıdır? Bu bir yıllık süre, evlilik kurumuna verilen önemin bir yansıması olup, tarafların ani ve fevri kararlarla evliliklerini sonlandırmasının önüne geçmeyi hedefler. Bu temel koşulun sağlanması, tüm anlaşmalı boşanma davaları için ilk ve en önemli adımdır ve bu şart olmadan sürecin başlaması mümkün değildir.
1 Yıllık Evlilik Şartının Hukuki Dayanağı ve Amacı
Anlaşmalı boşanmanın koşulları, Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. Bu maddenin ilk cümlesi, “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.” şeklindedir. Bu ifadeden de anlaşılacağı üzere, bir yıllık süre dolmadan mahkeme, taraflar her konuda anlaşmış olsa dahi, “evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı” kabulünü yapmaz ve anlaşmalı boşanma kararı veremez. Bu kuralın temel amacı, evliliğin ilk aylarında yaşanabilecek olası adaptasyon sorunları veya küçük anlaşmazlıklar nedeniyle, üzerinde yeterince düşünülmeden boşanma kararı alınmasını engellemektir. Kanun, eşlere evliliklerini sürdürme ve sorunlarını çözme konusunda makul bir süre tanımayı hedefler.
Bir Yıllık Süre Dolmadan Boşanmak Mümkün Değil Mi?
En az 1 yıl evli kalma şartı, sadece “anlaşmalı” boşanma türü için geçerlidir. Evliliğiniz bir yıldan kısa sürmüşse ve boşanmak istiyorsanız, bu elbette mümkündür; ancak bu durumda dava “anlaşmalı” olarak açılamaz. Bunun yerine, boşanma davasının “çekişmeli boşanma” olarak açılması gerekir. Çekişmeli boşanma davasında ise, tarafların boşanmak için kanunda sayılan özel (zina, hayata kast vb.) veya genel (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) boşanma sebeplerinden birini öne sürmesi ve bu sebebi somut delillerle ispatlaması gerekir. Bu durum, delillerin toplanması, tanıkların dinlenmesi ve birden fazla duruşma yapılması anlamına gelir ki bu da sürecin anlaşmalı boşanmaya göre çok daha uzun ve yıpratıcı olmasına neden olur. Bir yıllık süre dolduktan sonra ise, taraflar anlaşıyorsa anlaşmalı boşanma davası nasıl açılır sorusunun cevabını arayarak süreci hızlandırabilirler.
1 Yıllık Sürenin Hesaplanması ve Hukuki Sonuçları
Anlaşmalı boşanma davasında aranan bir yıllık sürenin doğru hesaplanması, davanın akıbeti için hayati önem taşır. Bu süre, tarafların resmi olarak evlendikleri tarihten itibaren başlar ve boşanma davasının Aile Mahkemesi’ne fiilen açıldığı tarihe kadar olan zamanı kapsar. Örneğin, 17 Ekim 2024 tarihinde evlenen bir çift, anlaşmalı boşanma davası açabilmek için en erken 18 Ekim 2025 tarihini beklemek zorundadır. Bu hesaplamada tarafların fiilen ayrı yaşamaya başladıkları tarih veya dini nikah tarihi gibi unsurların hiçbir hukuki geçerliliği yoktur; tek ve belirleyici olan resmi nikah tarihidir. Bir gün bile eksik olması durumunda, hâkim davanın anlaşmalı boşanma şartını taşımadığına karar vererek dosyayı usulden reddedebilir veya taraflara davayı çekişmeli olarak devam ettirme seçeneğini sunabilir. Bu da sürecin en başından uzamasına ve ek maliyetler doğurmasına neden olur.
Kanun koyucunun bir yıllık şartı getirmesinin ardındaki temel hukuki mantık, “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” olgusunun bir karine olarak kabul edilmesidir. Normalde çekişmeli bir davada, davacı taraf evliliğin artık çekilmez hale geldiğini tanık, mesajlaşma kaydı gibi delillerle ispatlamak zorundadır. Ancak evlilik bir yıl sürdükten sonra taraflar boşanma konusunda anlaşıyorsa, kanun onların bu ortak iradesini “evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının yeterli bir kanıtı” olarak kabul eder ve ek bir delil aramaz. Bu hukuki varsayım, mahkemenin işini kolaylaştırır ve süreci hızlandırır. Bir yıldan kısa süren evliliklerde ise bu varsayım geçerli değildir. Taraflar anlaşsalar bile, mahkeme bu süreyi evliliğin geleceği hakkında sağlıklı bir karar vermek için yeterli görmez ve boşanma için geçerli bir sebep olup olmadığını delilleriyle birlikte görmek ister.
Soru–Cevap
Soru: Evleneli 11 ay oldu, anlaşmalı boşanma davası açabilir miyim?
Cevap: Hayır, açamazsınız. Davayı açtığınız tarihte evliliğinizin üzerinden tam bir yılın (365 gün) geçmiş olması gerekir. 11 aylık bir evlilik için anlaşmalı boşanma talebiyle açılan bir dava, mahkeme tarafından bu ön şartın sağlanmaması nedeniyle reddedilecektir. Bu durumda çekişmeli boşanma davası açmanız gerekir.
Sıkça Sorulan Sorular (S.S.S.)
Bir yıllık süre, resmi nikahın yapıldığı tarihte başlar ve boşanma davasının Aile Mahkemesi’nde açıldığı tarihte sona erer. Dini nikah veya birlikte yaşanılan süreler bu hesaplamaya dahil edilmez.
Evliliğiniz bir yıldan kısa sürmüş olsa bile, boşanmanın sonuçları (velayet, nafaka vb.) üzerinde anlaşmanız, açılacak olan çekişmeli boşanma davasının daha hızlı sonuçlanmasına yardımcı olabilir. Tarafların uzlaşmacı tavrı, mahkemenin karar verme sürecini olumlu etkileyebilir.
Hayır. Türk Medeni Kanunu’na göre, anlaşmalı boşanma için aranan bir yıllık evlilik şartının herhangi bir istisnası bulunmamaktadır. Bu kural, kamu düzenine ilişkin olduğu için hâkimin takdir yetkisi de yoktur.
Sonuç
Sonuç olarak, en az 1 yıl evli kalma şartı, anlaşmalı boşanma kurumunun temelini oluşturan, değiştirilemez ve pazarlığa açık olmayan bir kuraldır. Bu süre, kanun koyucunun evlilik birliğine tanıdığı bir düşünme ve adaptasyon süresi olarak görülmelidir. Bir yıldan kısa süren evliliklerde boşanmak isteyen çiftlerin tek yolu, süreci uzatabilecek ve daha karmaşık hale getirebilecek olan çekişmeli boşanma davasıdır. Bu nedenle, evliliğinizin süresi, boşanma sürecinizin nasıl ilerleyeceğini belirleyen en temel faktördür. Bu ve diğer adımlarla ilgili tüm detayları, anlaşmalı boşanma süreci hakkındaki ana başlığımızda bulabilirsiniz.
İletişim
Anlaşmalı boşanma şartları ve dava süreçleri hakkında detaylı bilgi almak, haklarınızı en doğru şekilde öğrenmek için profesyonel hukuki destek almanız önemlidir. Avukat Tülin Babaoğlan Yılmaz ve deneyimli ekibimizle iletişime geçerek danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.
Adres: Maidan İş ve Yaşam Merkezi C-112, Eskişehir Yolu Bilkent Kavşağı No: 4, Çankaya / Ankara, 06800
Telefon: 0546 646 70 14
WhatsApp: https://wa.me/905466467014